LSD (acid)
LSD, yasadışı halüsinojen bir uyuşturucudur. Kimyasal ismi D-Liserjik Asid Dietilamid (D-lysergic acid diethylamide) olan bu madde genelde LSD veya LSD-25 olarak anılır.
Çavdar mahmuzu denilen bir çavdar mantarından sentezlenir. Sıvı halde veya kağıda emdirilmiş halde, ayrıca seyrek de olsa jel, toz veya hap şeklinde olabilir. Etkileri, alınmasını izleyen 20-60 dakika içinde başlayan ve 6-12 saat süren bu madde en kuvvetli halüsinojenlerden biri olarak kabul edilir. İnhibitörü Chlorpromazinedir.
LSD Damlatılmış Kağıtlar:
LSD ilk olarak İsviçreli kimyager Dr. Albert Hofmann tarafından, çavdar mahmuzuyla yaptığı deneyler sırasında sentezlenmiştir. İlk olarak 1938’de sentezlenmiş olmasına karşın etkileri bundan 5 yıl sonra, 19 Nisan 1943’de deney tekrarlanınca LSD maddesinin kazara Hofmann’ın derisine nüfuz etmesiyle bulunmuştur. Bundan üç gün sonra Hofmann LSD’nin etkilerini araştırmak için 250 mikrogram LSD almıştır. Hastalandığını düşünüp bisikletle eve giderken Hofmann dünyada LSD’nin etkilerini ilk yaşayan insan olmuştur. Bu gün “Bisiklet Günü” diye anılır ve ilk bilinen LSD ‘yolculuğu’dur.
1960’lı yıllarda CIA uzmanlarının, diğer ülkelerin istihbarat elemanlarının sorgulanmasını kolaylaştırmak amacıyla LSD’yi daha da geliştirdikleri iddia edilmektedir.
Etkisii 30-90 dakika icinde baslar ve uzun zaman (8-12 Saat)kalır. Kullananlar genelde halüsinasyon görür. Nadiren depresif durumlar da görülür. Ani duygu değişimleri yaşanır. Kahkahalarla güldükten sonra aniden ağlanabilir
LSD (liserjik asit dietilamid) bilinen en yoğun kafa-karıştırıcı maddelerdendir. 30 mikrogram (gramın milyonda biri) kadar az dozların bile saatler süren efektleri mevcuttur. Tatsız ve kokusuz bir madde olan LSD çavdar ve diğer tahıllarda yetişen bir tür mantar olan, ergot bitkisinin bir bileşiği olan, liserjik asitten üretilir.
LSD genellikle ağızdan oral olarak alınır. Elde edilen LSD örneklerinin kuvvetleri doz başı yirmi ile seksen mikro gram arasında değişiklik göstermektedir. Bazen “mikrodot” tyabletler veya “windowplains” jelatin formlarında bulunsalar da, LSD genellikle “kağıt parça asit” olarak satılmaktadır. Bu form tipik olarak kurutma kağıdının LSD içinde ıslatılıp küçük kare parçalara bölünerek elde edilir. LSD’nin sokaktaki veya zamana göre değişik formlarını tanımlamak amacıyla her dozda ve tabakada değişik tasarımlar olduğu görülmüştür.
LSD’nin tecrübesi genellikle önceden kestirilemez ve doz seviyesine, kullananın duyguları ve içinde bulundukları çevreye göre çok değişken olabilir. Efektleri genellikle yarım saat ile 90 dakika arasında, hazım edildikten sonra, başlar ve 12 saate kadar sürebilir. Kullanıcılar sıkça yoğun renkler, bozulmuş şekiller ve ölçüler, ve eşyaların hareket ettiklerinin görüldüğünü belirtmişlerdir. Seslerin bozulması ve yer ve zaman algılamadaki değişimlerde belirtilen ortak tecrübelerdir. Hislerdeki algılama bazen sinestezi olarak bilinen, kişinin renkler görmesi ve sesler duyması olan bir fenomen ile karışır.
LSD etkisi altında iken yaşanan duygusal tepkiler aşırı pozitif ile aşırı negatif arasında değişebilir yani ne olacağı önceden bilinemez. Bazı zamanlar aynı trip (yolculuk) içersinde bile olabilir. Bazı kişiler kendilerinin daha fazla farkında olduklarını ve LSD triplerinin dinsel törenlerdeki ve benzeri tecrübelerde yaşanan etkileşimlere benzediğini belirtmişlerdir. Vücuttan ayrılma hissi de ortak anlatılan tecrübelerdendir.
Gözlemlenen kısmen hafif etkiler göz bebeklerinin küçülmesi, kalp atışındaki artış, kan basıncının artması ve vücut ısısının artması, terleme, iştah kaybı, uyku, ağız kuruması ve titreme olarak belirtilebilir. Bazı kişiler, LSD’nin etkisi altında iken çok değişken duygusal tepkiler de verebilir. Diğer kişiler ile konuşmada ve ilişkide zorlanmalar görülebilecek diğer etkilerdendir.
Kromozomlara ve beyinde yol açtığı hasarlar bir çok araştırmaya konu olmuştur. LSD maddesinin esas riskleri çoğunlukla psikolojiktir. Akut negatif tecrübeler (bad trip – kötü yolculuk) LSD kullanımı ile anılan en belirgin sorundur. Kötü yolculuklar ilk kez kullananlarda olasıdır, özellikle uygun olmayan mekanlarda doz ayarlaması yanlış yapılarak yaşanır. Hoş olmayan ve korkunç tecrübeler daha çok kullanan kişi zaten tedirgin (örneğin neler olacağı üzerine) veya melankolik ise yaşanmaktadır. Böyle bir kimse paniğe kapılabilir ve paranoya yaşar, özellikle yabancı, yoğun, veya karışık ortamlarda tetiklenmesi daha sık görülür.
LSD maddesinin merak edilir ve özenilecek etkisi göz önünde bulundurulduğunda kayıtlara geçen kötü yolculukların sayısı 1960lı yılların medya konusu olmasıyla büyük oranda artmıştır. Kötü yolculuk tecrübeleri, medyanın ilgisinin 1960’ların sonuna doğru gittikçe azalmasıyla beraber düşmüştür. Diğer yandan 1070 yıllarında LSD kullananların sayısı artmaya devam etmiştir.
LSD kullanımı çoğu zaman önceden tahmin edilemeyen ve önemsenmesi gereken bir çıldırma riskiyle beraber anılmaktadır. Bunun yanında kalıcı beyin yıpranmaları da küçümsenmeyecek risklerdendir. Klinik araştırmalar incelendiğinde kronik problemsel etkileri, yaşandığı taktirde, çoğunlukla zaten var olan, madde alımından önce de mevcut psikolojik sorunlardan kaynaklanmaktadır.
Küp şeker Tanesine Damlatılmış LSD.
Bir LSD fenomeni olan “flasback” (geriye dönüş) halen hafifsenmeyecek kadar kötü sonuçlar yaratmaktadır. Genellikle yaşanan veya korkulan geriye dönüş tecrübeleri çoğunlukla abartılı olsalar da bazı kullanıcılarda görülen “Halisünasyonların sebep olduğu algılama bozukluğu” üzerine çalışmalar devam etmektedir.
Yapılan detaylı araştırmalarda LSD kullanıcılarının şiddetli patlamalara ve garip davranışlara eğilimleri ortaya çıkmıştır. Uçacaklarına inanarak binaların tepelerinden atlayabilirler, kör olana kadar güneşe bakabilir, gözlerini yuvalarından çıkarabilir ve hatta cinayet işleyebilirler.
Çavdar başaklarındaki parazit
LSD, halüsinojen bir madde. Dünyanın bilinen en etkili uyuşturucu maddesi. Sadece 1 gr ile 10. 000 insanı LSD halüsinasyonlarına uğurlamak mümkün. Çavdar başaklarındaki parazit mantarlardan elde edilir. Eski Yunanlılarda ritüellerde ikram edilen ilahi bir yudum olarak bilinir. Rivayete göre ondan içene dünyanın sırrı görünürmüş. Kızılderililerin de ritüellerinde benzer şekilde peyote kaktüsünü kullandıkları bilinir. Etken maddeleri (meskalin) birbirine çok yakın. Etkisi iki türlü. Tabiatla bütünleşip huzurla ilgili kavramlarınıza yepyeni boyutlar katabilir (mutluluk hissi, ölümden korkmama ve nurani ışık vizyonları). Bu pozititif etkisi. Saatler sürebilen dehşetli kabus illüzyonları da negatif etkisi. Genelde pozitif etkiden sonra negatif bir iniş söz konusu. LSD, 1938’de İsviçreli Sandoz İlaç Firması için yeni bir ağrı kesici geliştirmek maksadıyla araştırma yapan Dr. Albert Hofman tarafından tesadüfen bulundu. Hofman, farkında olmadan normalin 5 kat fazlası bir dozla (250 mikrogram) kendi üzerinde bir deney yapmış. LSD etkisini gösterince işyerinde daha fazla duramamış ve bisikletle evine gitmek üzere yola koyulmuş. Yolda giderken tarihin bilinen ilk LSD uçuşunu yaşamış. Hofman’ın raporlarına göre zaman durmuş, mekan daralmış, renk, ses ve koku çok daha canlı bir hal almış, hayvanlarla ve doğayla iletişim kurabildiğini düşünmeye başlamış ve yaratılanla tek vücut olmuş. Muhteşem bir duygu tarif ediliyor. O gün, meşhur “bicycle day” olarak bilinir. Hofman belki de hayatının en mutlu ve aynı zamanda en yalan anları yaşamaktadır.
Hofman eve vardığında uyuşturucunun halüsinojik negatif etkisi devreye girmiş ve hayatının en kabus saatleri başlamış. Önce kendi vücudunun değişmeye başladığına şahit olmuş. Ellerinin kollarının orantısız büyüdüğünden söz ediyor raporunda. Yüzü değişmiş, kendini tanıyamamış aynada. Sonrasında onu çıldırtacak derecede korkutan illüzyonlar başlamış. Hofman, duvarlardan sarkan hortlaklardan ve kendisini boğmaya çalışan yorganı gibi paranoyak onlarca örneklerle yaşadığı korkuyu tarif ediyor. Çıldırmanın hudutlarını zorlamış. Bu korku tribi saatler sürmüş ve onda sanki hiç bitmeyecek hissi uyandırmış. Uyuşturucunun bu etkisinin kimi kullanıcılar üzerinde ömür boyu devam ettiği gözlemlenmiş daha sonra.
LSD uzun bir süre Delysid adı altında psikolojik tedavilerde ilaç olarak kullanıldı. İngiliz ve Amerikan ordularının ilacı savunma silah olarak denedikleri de rivayet edilir. Üzerlerinde deney yapılan bazı askerlerin ağaçlara tırmanıp kuşlarla birlikte şarkı söylemeye çalıştıkları gözlemlenmiş. 60’lı yıllarda LSD, hippi kültürünün trend uyuşturucusuydu. LSD, şeker küplerine ve kağıt parçacıklarına damlatılarak kullanılırdı. Hippiler için LSD, “Acid” kullanıcıları da “Acidheads”. Uyuşturucunun negatif yan etkisi bilimsel olarak kanıtlanınca LSD, 1970 yılında yasaklandı.
Bir Cevap Yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.